TEMEL,APARTMANDAN AŞAĞIYA DÜŞMÜŞ..
MERAKLI KALABALIK HEMENN BAŞINA TOPLANMIŞ,KALABALIKTAN BİRİ TEMELE:BİŞEYİN VARMI ,NE OLDU DEMİŞŞ,
TEMEL:BİLMİYORUM BENDE YENİ GELDİM DEMİŞŞ:)))
30 Nisan 2008 Çarşamba
Temel Apartman
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 21:11
Etiketler: Apartman, fıkra, fıkralar, karadeniz fıkraları, temel fıkraları
19 Nisan 2008 Cumartesi
İtfaiyeci Temel
İtfaiyeci Temel
Temelle Dursun iş için Amerikaya gider ve Itfaiyeci olur.
Birgün Evde bir Yangın çıkar bunlar oraya gider.
Dursun Evin Üçüncü Katından balkondan İlk Çocuğu atar
Temel tutar yere koyar,Ikinci Çocuğu atar
ama Üçüncü Zenci Çocuğu atar Temel bir adım geri çekilir yere atar
sonra aşağıdan Dursuna bağrır:
"Ula Dursun yanmışları değil yanmamışları atsana...!"
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 10:06
Etiketler: dursun, fıkra, fıkralar, İtfaiye, İtfaiyeci Temel, temel fıkraları, Temel ile Dursun
Anlatmadan Anlatmaya
Anlatmadan Anlatmaya
Başhekim bir gün
deliler hastanesinde hastaları ziyarete çıkar ve bir köşede delilerin kendi
aralarında bir rakam söyledikten sonra güldüklerini görür ve sorar:
-
"Neden
söylediğiniz her rakamdan sonra gülüyorsunuz diye?"
Delinin biri
cevap
verir:
- "Biz der bütün bildiğimiz fıkralara numara verdik.. 5 dediğimiz
zaman 5
numaralı fıkra aklımıza geliyor gülüyoruz; 8 deyince 8 numaralı
fıkra
aklımıza geliyor, gülüyoruz", demiş.
Başhekim "bir de ben
söyleyeyim o
zaman", demiş. "5", demiş çıt yok, "7" demiş çıt yok..
Bakmış çıt yok;
sormuş "ben söyleyince neden
gülmüyorsunuz?"
Delinin biri cevap vermiş: -
"Başhekimim anlatmadan
anlatmaya fark var..."
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 09:54
Etiketler: Anlatmadan Anlatmaya, azrail fıkraları, deli, deli fıkrası, doktor fıkrası, fıkra
16 Nisan 2008 Çarşamba
Mart Kedisi
Mart Kedisi
Soguk bir mart gecesinde genc erkek kediler disari cikmak icin susleniyorlar. Tam bu sirada kucuk erkek kedi birinin kolunu cekiyor.
- "Abi nereye gidiyorsunuz? bende geleyim mi?"
- "Hayir,biz disi kedilerle sevismeye gidiyoruz. sen gelemezsin"
Kucuk kedi 2. ve 3 .gunde sansini denemis ama hep olumsuz cevap.
- "Hayir,biz disi kedilerle sevismeye gidiyoruz"
Kucuk kedi yine bir aksam uzeri disariya cikmaya hazirlanan abilerine yaklasmis
- "Abi bende gelebilirmiyim" diye sormus. babacan bir kedi;
- "Hadi gel, lan sende ogren" demis.
Kucuk erkek kedi ve abileri cok soguk ve karli bir mart gecesinde sokaklarda dolasmaya baslamislar ve hemen bir plan yapilmis. Bir evin catisina cikip bekleyecekler ve asagidan disi kediler gecerken saldiracaklar. Aynen plandaki gibi catiya cikmislar baslamislar beklemeye, kar yagiyor ve hava cok soguk, aradan gecen 2 saatten sonra yoldan gelip gecen yok. Abilerinin yaninda bekleyen kucuk erkek kedi iyice usumus ve titrek bir sesle abisinin koluna durtmus;
- "Abicim ben bi on dakika daha sevisir sonra giderim" demis.
Meraklı Deve
Meraklı Deve
Genç deve annesine sormuş:
- Anne niye bizim ayaklarımız bu kadar büyük?
Anne cevap vermiş:
- Çölde kuma batmamak için.
Genç deve tekrar sormuş:
- Peki kirpiklerimiz niye bu kadar gür?
Anne tekrar cevap vermiş:
- Çölde kum fırtınalarında kum kaçmasın diye.
Merakı yatışmamış olan genç deve bir soru daha sormuş:
- Bizim niye hörgüçlerimiz var?
Anne deve sabırla yanıtlamış:
- Çölde çok uzun süre susuz idare edebilmek için suyu hörgüçlerimizde depolarız.
Sonunda dayanamayan genç deve sormuş:
- Peki bizim bu hayvanat bahçesinde ne işimiz var?
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 16:15
Etiketler: deve, fıkra, meraklı deve
Yırtmağa Değmez
Yırtmağa Değmez
Sehirli tavukla köylü tavuk gezerken, bir vitrinde iri ve beyaz yumurtalar gördüler.
Sehirli, gururla yanindakine döndü:
- "Görüyor musun; bunlari ben yumurtladim, tanesi otuz bin liraya satiliyor."
Az ilerdeki vitrinde daha büyük ve sari kabuklu yumurtalar görünce köylü tavuk arkadasini dürttü:
- "Bak bunlar da benim yumurtalarim; kirk bin liraya satiliyor!"
Sehirli tavuk altta kalmadi:
- "Valla sekerim istesem ben de böyle büyük yumurtlayabilirim ama bizim horoz bey, onbin lira için bir tarafini yirtmaya degmez diyor!"
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 16:14
Etiketler: fıkra, Yırtmağa Değmez
Konuşan Katır
Konuşan Katır
Yalnız kovboy Kızılderili bölgesinden geçerken, bir ağacın gölgesinde oturmuş kızılderili bir bufalo çobanına rastlar.
Aslında kovboy da yorgundur ve dinlenmek için, kızılderili çobana selam verip, atından iner, birer barış çubuğu tüttürürler.
Biraz sohbetten sonra çobana sorar;
-Şu bufalonla biraz konuşabilirmiyim ?der.
Çoban; O hayvan. Yok konuşma bilmek.
Kovboy; Ben bir deneyeyim der ve bufaloya, "sahibin sana iyi davranıyor mu" diye sorar.
Bufalo; Yeşil otların bol olduğu yerlere götürüyor ben memnunum.
Bufalonun konuştuğunu gören çoban çok şaşırır, şok olur adeta.
Kovboy; Köpeğinle konuşabilirmiyim?
Çoban; Köpek yok konuşma bilmek .
Kovboy; Ben konuşurum onunla diyerek", sahibinden memnunmusun, sana nasıl davranıyor"
Köpek; Arada bir beni dövmese, iyi olur genelde memnunum deyince çobanın şaşırması bir kat daha artar. Nasıl olur da hayvanlar konuşuyor.
Kovboy; Katırınla da konuşmak istiyorum.
Çoban; O var konuşma bilmek, ama çok yalan söylemek.
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 16:12
Etiketler: fıkra, konuşan katır
14 Nisan 2008 Pazartesi
Temel Astronot
Temel Astronot
3 astranot uzaya gidecek.Bunlardan biri alman biri ingiliz biride bizim temel.Bunlar yıllarca gelmiyecekleri için en önemli ihtiyaclarını sorarlar.Alman bana sarışın,esmer,kumral hatun der.İngiliz bana bol bol içki der.Bizim temel baaa bol bol cigara der.Neyse istekler temin edilip uzaya fırlatılıyorlar.3 astronot aradan yıllar geçiyor geri dönüyorlar.Tabi aileler merakla bekliyor.Önce alman iniyor dalyan gibi alman olmuş iğne iplik.Sonra ingiliz iniyor adam zil zorna sarhoş.Tabiki sıra temele geliyor.Temel kapıda görünür görünmez bi fırlıyor agzında cigarayla:
-”Allahını seven baaa ateş versuuun”
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 22:23
Etiketler: astronot, içki, ingiliz, karadeniz fıkraları, temel, Temel Astronot, temel fıkraları, uzay
Temel İngiliz Fransız Hapishanede
Temel İngiliz Fransız Hapishanede
temel fransız ve ingiliz 6 yıl hapse girerler 6 yıl hapisi yer ve çıkarlar çıktıklarında nerede kalacaklarını aralarında tartışırken fransız atılır:
-benim 6 bin katlı binam var isterseniz oaraya gidelim
ingiliz:
-benimde 850 bin katlı binam var isterseniz oraya gidelim demiş
temel:
-haçen uşaklar kavga edeysuz ama benim bir binam var hapse girmeden önce aşagı tükürdüm hala yere düşmedi demiş :))
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 22:23
Etiketler: fıkra, fransız, hapishane, ingiliz, temel, temel fıkraları, Temel İngiliz Fransız Hapishanede
Lazın Eczanesi
Lazın Eczanesi
Lazın eczanesine eli silahlı, yüzü kadın çoraplı iki soyguncu girmiş ve ellerindeki silahi Laza doğrultup:
- Çabuk kasadaki herşeyi ver !
- Özür dilerim, reçetesiz hiçbirşey vermiyoruz.
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 22:22
Etiketler: eczane, karadeniz fıkraları, laz, Lazın Eczanesi
Temel ve Azrail
Temel ve Azrail
Azrail temelin yanına gelir ve kardeş vaktin tamam hadi gidelim der.
Temel de uyanık ya yalvarır bana 5 yıl süre ver ondan sonra gel al canımı azrail tamam der temel de kendi kendine pilot olursam beni havada yakalayamaz derken 5yıl sonunda azrail pilot temelin yanına gelir ve vakit doldu gidelim der
temelde şimdi canımı alsan arkada 300 yolcu var onlar ne olacak der
azrail : oglum hepinizi bir araya getirene kadar anam ağladı zaten
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 22:21
Etiketler: azrail, azrail fıkraları, fıkra, temel, temel fıkraları, Temel ve Azrail
Boşları Almaya Geldim
Boşları Almaya Geldim
Kadinin biri kocasini 3 erkekle aldatiyormus, hergün kocasi
evden gidince 3 adam eve gelir ve kadinla yatarmis. Kadin yine
böyle bir günün sonunda adamlardan birisine demis ki
‘Sen yarin gelirken bir tepsi dolma yaptirip getir’;
digerine
- ‘Sen de bir büyük kap ayran getir.’
demis. Diger adam çok fakir oldugu için ona
- ‘Sen de…Bosver, sen hiç bir sey
getirme’demis.
Ertesi gün gelmis fakat kadin bugünün
günlerden Pazar oldugunu unutmus, etegi tutusmaya baslamis
- ‘Eyvaah’ diyerek kocasinin yanina gitmis.
- ‘Sen bugün kahveye filan gitmeyecekmisin?
Ben evde temizlik yapacagim’deyip kocasini zar zor da olsa evden yollamis.
Kocasi gittigi gibi 3 adam da eve gelmis. Kadin demis ki
- ‘Siz hemen gidin. Kocam buralarda! ‘
Tam bunu söylerken zil çalmis.
Kadin - ‘Eyvah’ demis, ‘ geldi galiba! ‘
Adamlari saga sola saklamis ve kapiya bakmaya gitmis.
Kocasini karsisinda görünce ‘Ne oldu? ‘ diye sormus.
Adam da - ‘Yahu karnim çok acikti. Bana dolma yapsana, canim çok
istedi’demis.
Kadin - ‘ Allah’im bir tepsi dolma olsa da yesek! ‘ demis.
Elinde dolma tepsisi olan adam çikip yanlarina gelmis.
Kadinin kocasi sasirmis.
-’Sen kimsin yahu? ! ‘ diye sormus. Adam
sakin bir sekilde- ‘Ben Allah tarafindan geliyorum. Kariniz dolma istedi.’
demis. Ve hemen çikip gitmis kadinin
kocasi olayin sokunu atlatamadan..
- ‘Yaa tamam da..’ demis bu sefer koca,
- ‘Bu ayransiz gitmez Sen bari bi ayran yap’ Kadin büyük bir sevinçle
- ‘Allah’im bir damacana ayran olsa da içsek’ demis.
Ayrani getiren adam çikip gelmis.Kocasi tabii çok sasirmis.
- ‘Sen de kimsin? ‘ demis. Adam da digeri gibi
- ‘Ben Allah tarafindan gönderildim. Kariniz ayran istedi’
diyerek çikmis gitmis.
Kocasi hayretler içinde, kendi kendine
‘Bizim kari ermis mi oldu ki? ‘diye söylenmis.
Kadinla kocasi yemekleri yemisler ama
3.adam hâlâ saklaniyormus.
1 saat geçmis, 2 saat geçmis. 3 saat derken, adam dayanamayip çikmis
yerinden.
Kadinin kocasi bagirmis
- ‘Ulan sen de kimsin? ! ! ‘
Adamin agzindan su laflar dökülmüs:
- ‘Ben Allah tarafindan geliyorum.Boslari alacam! ‘
Tren Bekliyorum
Tren Bekliyorum
Kadının evinin yanında tren yolu varmış ne zaman tren geçse yatak odasındaki dolap gıcırdıyomuş bi çözüm bulamayıp bu işden anlayan bi adamı çağırmış adam bi çözüm bulamayıp sorunu anlayamayıp kadına trenin kaçta geçecegini sormuş öğrenip 5 dakika öncesinden dolabın içine girmiş sıcaktan da ceketini gömlegini çıkarmış yarı çıplak beklerken kadının kocası eve gelmiş bakmış ki bir erkek ayakkabısı hemen içeri girmiş aramış en son dolapta bulmuş adamı ne işin var lan burda demiş
adam korka korka :
beyefendi tren bekliyorum dicem ama siz inanmayacaksınız
Temel Asansörde
Temel Asansörde
Temel asansöre binmiş başlamış beklemeye bir müddet sonra Dursun girmiş asansöre bakmış Temel bekliyor oda beklemiş.
Bu arada biri daha binmiş ve neden beklediklerini sormuş
Temel hemen cevap vermiş:
- ‘uşagum görmeymisun ha burda 4 kişiliktir yazayı’
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 22:18
Etiketler: asansör, fıkra, karadeniz fıkraları, Temel Asansörde, temel fıkraları
Nasreddin Hoca Parayı Veren Düdüğü Çalar
Nasreddin Hoca Parayı Veren Düdüğü Çalar
Bir gün Nasrettin Hoca pazara giderken çocuklar etrafını almışlar. Hepsi birer düdük ısmarlamış, ama para veren olmamış.
Hoca çocukların tümüne olumlu cevap vermiş:
- Peki, olur…
Çocuklardan yalnız biri, elinde para olduğu halde, Hoca’ya şunları söylemiş:
- Şu parayla bana bir düdük getirir misin ?
Hoca akşama doğru pazardan dönmüş. Yolunu bekleyen çocuklar hemen
Hoca’nın etrafını sararak düdüklerini istemişler.
Nasrettin Hoca, cebinden bir düdük çıkarıp kendisine para veren çocuğa uzatmış.
Ötekileri bağırmaya başlamışlar:
- Ya bizim düdükler nerede ?
Hoca’nın cevabı kısa ve anlamlı olmuş:
- Parayı veren düdüğü çalar.
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 22:18
Etiketler: fıkra, nasreddinh hoca, nasreddinh hoca fıkraları, Parayı Veren Düdüğü Çalar
Temel ile Dursun İngiltere’de
Temel ile Dursun İngiltere’de
Temel İngiltere’ye , Dursun’u ziyarete gider.O gün 5 dakikada bir top atışı duyar ve sebebini sorar.
-Dursun usağum neden 5 dakkada bir top atişi yapayiler ?
Dursun :
-Ula usagum,o toplar karaliçe için atilayi
Temel:
Ula yarim saattir atayiler bi kariyi vuramayiler
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 22:17
Etiketler: dursun, fıkra, ingiltere, karadeniz fıkraları, temel, Temel ile Dursun
Cennet ve Cehennem Maçı
Cennet ve Cehennem Maçı
Bir devrin tüm as ve klâs futbolcuları cennette buluşmuş. Cennetin baş
meleği de futbol meraklısıymış. Şeytanı çağırtmış:
—Cennetle cehennem arasında bir maç düzenleyelim ne dersin?
—Boşuna oynamayalım, biz kazanırız, demiş şeytan.
—Olur, mu en iyi futbolcular bizde. Ne kadar da kötü futbolcu varsa sizde.
Şeytan şeytanca gülümsemiş.
-Ama bütün hakemler de bizde…..)))))
Karadenizliler ve Ruslar Cephede
Karadenizliler ve Ruslar Cephede
Karadenizliler ile Ruslar cephede uzunca bir müddet savaşmışlar. Günlerce siperin arkasından ateş edip durmuşlar, ama hiç ölen olmamış. Sonunda Rusların aklına bir kurnazlık gelmiş:
- ‘Ünlü bir laz ismi bulalım hep birlikte bağıralım, onlar ayağa kalkar seslenirler, biz de öldürürüz.’ Olur mu Olur… Ne diyelim, ne diyelim derken TEMEL akıllarına gelmiş:
- ‘Tamam Temel diyeceğiz… Bir, iki, üc: Temeeeeel! ‘
Karadeniz cephesinde Temeller ayağa kalkmış:
- ‘Ne vaaaaar! ‘ Ruslar ayağa kalkan Temelleri öldürmüş. Ruslar:
- ‘Güzel oldu, bu sefer DURSUN diyelim,’ demişler… ‘Bir, iki, üc: Dursuuuuun? ‘ Dursunlar ayakta…
- ‘Ne vaaaar? ‘ Ruslar, ayağa kalkan Dursunları da öldürmüşler.
- ‘Güzel bu sefer İDRİS diyelim,’ demişler… Bir, iki, üç:
- ‘İdriiiiis! ‘ İdrisler ayakta…
- ‘Ne vaaaaar? ‘ Ayağa kalkan İdrisleri de öldürmüşler… Karadenizliler cephesinde:
- ‘Bu böyle olmaz hep azalıyoruz. Aynı oyunu biz de onlara oynayalım.’
- ‘Tamam oynayalım. Ne diyelim? ‘
- ‘VLADEMIR diyelim.’
- ‘Tamam. Bir, iki, üç:
- ‘Vlademiiiir! ‘ çıt yok…
- ‘Vlademiiiir! ‘ çıt yok…
Birazdan karşı cepheden:
- ‘Kim seslendiiii? ‘ Karadenizliler hep birlikte ayakta:
- ‘Biiiz…’
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 22:15
Etiketler: fıkra, karadeniz fıkraları, Karadenizliler, Karadenizliler ve Ruslar Cephede
Temel ve Kecisi
Temel ve Keçisi
Temel birgün keçinin boynuna tasma takmış gezdiriyormuş. Arkadaşı Dursun yolda onu görüp:
- Ula Temel Napiysin? …
- Ula cörmiymisin Çöpeğimi cezdurayrum Dursun kardeşim…
- Ula Temel bunun boynuzlari var….
- Valla ben onin özel hayatina karişmayrum…………..))))))))))
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 22:13
Etiketler: fıkra, karadeniz fıkraları, temel fıkraları, Temel ve Kecisi, Temel ve Keçisi
masal nedir
Masal Nedir
Masallar olağanüstü öğe, kahraman ve olaylara yer veren öykülerdir. Masal terimi öncelikle, Sindirella, Çizmeli Kedi gibi sözlü geleneğin ürünleri olan halk öykülerini kapsar. Ama sözlü gelenekle ilişkisi olmayan edebi yönü ağır basan bazı eserler de bu türün içinde yer alır. Halk masalları 4 temel grupta toplanır. Hayvan masalları, olağanüstü ve gerçekçi masallar, güldürücü öyküler, zincirlemeli masallar.
Hayvan masalları genellikle kısa masallardır. Lafontaine masalları bu türün en güzel örnekleridir. Şeyhi’nin Har-name adlı eseri de Divan edebiyatındaki hayvan masalları türüne görmek gösterilebilir.
Olağanüstü masallarda, olağan varlıkların yanı sıra cin, peri, dev, ejderha gibi olağanüstü varlıklara da yer verilir. Gerçekçi masalların başlıca kahramanları ise padişahlar, vezirler, prenses ve prensesler, zenginler, hırsızlar ya da haydutlar gibi gerçek hayattaki kişilerdir.
Güldürücü masallar okuyan ve dinleyeni eğlendirmeyi amaçlayan masallardır.
Zincirleme masallarda sıkı bir mantık bağıyla birbirine bağlanan, küçük ve önemsiz bir dizi olay art arda sıralanır.
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 22:11
Etiketler: masal, masal anlamı, masal nedir, masal oku, masallar
fıkra nedir , fikra nedir
Fıkra Nedir
Fıkra, yaşamsal olaylardan hareketle anlatılan, anlatılanlardan bir sonuç çıkarma amacında olan, nükte, hiciv, mizah unsuru barındıran kısa sözlü ürünlerdir.
Mizah sanatının en temel unsurlarından fıkralar, çok eskiden beri var olan edebi metinlere örnek teşkil ederler. Türkiye özelinde fıkra, çoğu zaman şahıs, yöre, topluluk ile özdeşleştirilir, ve bu unsurlara ait güldürücü ögeleri hatırlatışı ile güç kazanır. Nasreddin Hoca fıkraları, Karadeniz Fıkraları, Bektaşi Fıkraları bunlara örnektir.
Fıkralarda siyasal ve toplumsal olaylar ele alınırken belgelere,kanıtlara,aşırı ayrıntıya yer verilmez iddalı ve ispatlayıcı yönü ağırlıklı değildir.
0 yorum Gönderen Adsız zaman: 22:09
Etiketler: fıkra, fıkra anlamı, fıkra ne demek, fıkra nedir, fıkra oku, fıkralar, fikra, fikra anlamı, fikra ne demek, fikra oku, fikralar